Savaş Eskigülek, “AŞK’ın 8 Harfli Hali: Voleybol”
Merhaba Kıymetli Okurlarımız,
Hemen hemen tüm dünyayı etkisi altına alan ve inanılmaz bir ticari boyutu olan 14 Şubat Sevgililer Günü dolayısıyla yazma fikri hep vardı aklımda. 14 Şubat Pazartesi günüydü ancak benim yazı günüm Cuma idi. Voleybolun doğum günü olan 9 Şubat’ın Çarşamba olmasına rağmen bu konudaki yazım için bana sayfada yer açan Spor Servisi Şefimiz Semih Nişancı ve Genel Yayın Yönetmenimiz Mustafa İlker Yücel’in hoş görüsünü bir kez de Sevgililer Günü yazım için kullanmak istedim.
Kendilerine teşekkür ederken AŞK’ın nasıl 8 harfli olduğundan ve hafta sonu oynanan derbide yaşanan bir güzellikten ‘Haberiniz Olsun’ istedim.
Sevgililer Günü, her yılın 14 Şubat günü birçok ülkede kutlanan özel gündür. Kökeni, Roma Katolik Kilisesi’nin inanışına dayanan bu gün, Valentine ismindeki bir din adamının adına ilan edilen bir bayram günü olarak ortaya çıkmıştır. Bu sebeple bazı toplumlarda “Aziz Valentin Günü” (St. Valentine’s Day) olarak bilinir. Valentine kelimesi aynı zamanda Batı medeniyetlerinde hoşlanılan kişi veya sevgili anlamlarında da kullanıldığından zaman içinde ‘Aziz Valentin Günü’ Sevgililer Günü halini almıştır.
Sevgililer Günü Çılgınlığı
Zülfü Livaneli’nin ‘Bir insanı sevmekle başlayacak her şey’ dediği gibi gerçekten de hayat sevmekle başlıyor.
Günümüzde tam anlamıyla bir hediye alışverişi çılgınlığı haline gelmiş olsa da insanların birbirlerine sevgilerini ifade etmeleri, çeşitli sürprizler ve yaratıcı fikirlerle duygularını göstermesi bakımından hoş bir gün 14 Şubat. Bununla birlikte sevgiyi dile getirmek için bir gününe bağlı kalmayı veya 14 Şubat’ta bunun mutlaka gösterilmesine gerek olmadığını düşünürüm. İnsanın sevdiğini ifade etmek için belli bir güne, şekle ihtiyacı olur mu? Dünyanın en güzel, en saf duygusunu dilediği zaman söyleyebilmeli insan. Sevgiliye hediye almak kadar doğal bir şey olmaz ama bunun belli kalıplarda hele hele zorunluluk haline getirilmesini ise pek kabul edemiyorum. İçinizden gelerek, belli bir sebebe bağlı olmadan alınan bir hediye gibisi var mı?
Bazıları için AŞK, 8 harflidir!
Yaklaşık 15 yıldır içinde bulunduğum voleybolda dikkatimi çeken en önemli konu bu işi sevmek. Aslında her iş öyle değil midir? Kenan Doğulu’nun şarkısında ‘Ne yaparsan yap, aşk ile yap’ dediği gibi, aşk ile yapılan her işte başarı ve doygunluğa daha kolay ulaşıyor insan. İnanın voleybolda da öyle. Antrenör, sporcu, hakem, gözlemci, teknik ekip üyesi, saha komiseri, ne olursanız olun; severek yaptığınız her iş daha keyifli oluyor. Yazılarımda yer vermeye çalıştığım voleybol hikayelerine baktığınızda cesaret, özgüven, kararlılık gibi özelliklerin yanında mutlaka voleybolu çok seviyor olmanın yattığını da göreceksiniz. Bu sebeple de voleybol camiasında yaygın bir cümlede olduğu gibi Bazıları için AŞK, 8 harflidir!
Derbi maçındaki zarafet
Kıymetli okurlarımız,
Bilirsiniz, Fenerbahçe ile Galatasaray’ın karşılaştığı her müsabaka çok önemlidir. 12 Şubat Cumartesi günü TVF Burhan Felek Vestel Voleybol Salonu’nda iki kulübün erkek voleybol takımları karşı karşıya geldiler. Efeler Ligi’nin 19. Haftasındaki karşılaşmayı sarı lacivertliler 3-1 kazandı. Maçın özellikle ikinci ve 3.setindeki oyunla salondaki ve televizyonları başındaki voleybol severler adeta voleybola doydular. Öncelikle 4 setlik mücadelede, her iki takımdaki tüm sporcu kardeşlerimin emeklerinin hakkını teslim edeyim.
Ama Fenerbahçe’nin Arjantinli Başantrenörü Daniel Castellani, maçın henüz başında yaptığı bir hareketle adeta maçın önüne geçti.
Castellani maça damga vurdu
Daniel Castellani’nin bir derbi mücadelesinde, maçın başındaki bir pozisyonda Görüntülü Değerlendirme Sistemi (GDS) talebinde bulunmak üzere olan rakip takım antrenörüne yaptığı jest maça damga vurdu.
Galatasaray Başantrenörü Nedim Özbey, blok teması olduğunu düşündüğü bir pozisyon için GDS talep etmek üzereyken, Castellani, blok teması olmadığını, talebini dahil/hariç şeklinde yapmasını söyledi. Özbey de talebini bu yönde yaptı. İncelemede Castellani’nin belirttiği gibi topun içeride olduğu belirlendi ve sayı Galatasaray’ın oldu.
Setin henüz başıydı ve maçı kazanabilir veya kaybedilirdi. Ancak ilk setteki bu davranışı ile Fair Play ruhuna, rakibinin hakkı olan sayıyı kazanmasına yardımcı olacak bir yüreğe sahip olduğunu gösterdi.
Sayın Castellani’ye teşekkür edip;, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Fair Play Komisyonu’nun bu davranışı dikkate alması gerektiğini düşünürken, voleybolun içindeki bu güzellikten de ‘Haberiniz Olsun’ istedim.
Sağlık ve mutlulukla dolu bir hafta diliyorum.
Savaş Eskigülek