Köşelerin yeni efendisi ‘Efe Mandıracı’

Nazarım değecek diye korktum o akşam sana Efe; o nasıl bir oyundu öyle…

Gözümü ayıramadım üzerinden; her dakika biraz daha hayran kaldım…

Birçok oyuncu o akşam Fenerbahçe HDI Sigorta ile Arkas arasında oynanan Axa Sigorta Şampiyonlar Kupası maçında performanslarıyla öne çıksa da; Efe Mandıracı en azından bana çok daha farklı göründü.

Bizden birisiydi bir kere, yaşı çok gençti (19); ama en önemlisi bir voleybolcuyu farklı kılan keskin özelliklerin hepsini birden üzerinde toplamıştı.

Sıçradıkça file küçülüyordu önünde; Blankenau‘nun adrese teslim paslarına köşelerden yaradana sığınıp öylesine sert, öylesine etkili hücumlarla sayıya çevirdi ki Efe; bir an için voleybolun değişmez kuralının bu maçlığına sabitlenip, servis değişimde saat yönünde dönüşlerin kaldırılmasını geçirdim içimden.

İki köşeden de şiir gibi hücum eden Efe’yi maçın akışı içinde izlemek bir serginin galasına katılmakla eş değer adeta…

İki salondan birinde resimler, diğerinde Efe var…

Baktıkça doyamadığınız sanat ve spor şahaserleri.

Brezilya ya da Küba orijinli hoplayıp, zıplayan atlet smaçörlerle ligimiz tıka basa dolunca; bizden birisi olan bu delikanlıya daha farklı yaklaşıyorsunuz ister istemez.

Gecenin yıldızı ve MVP’si Hidalgo’dan tek farkı renginin beyaz, yaşının da genç olmasıydı hepsi o kadar.

Biraz daha gelişip, öğrenince maçların momentumunu belirleyen smaç servisleri bir iki yıl içinde Hidalgo‘dan daha iyi kullanacaktır.

                                                                                           xxx

Voleybolu izlemeye başladığım 70’li yıllarda SSK’da Semih Oktay isminde bir oyuncu vardı; ben yaştakiler iyi bilir. ( An itibariyle Voleybol Federasyonu‘nda Milli Takımlar Koordinatörü olarak çalışıyor)

Zayıf, dal gibi bir vücut; ama atletizmi olağanüstüydü. 

Sıçrayınca file göbeğinde kalırdı Semih‘in. Sanırsınız gökyüzünden ayla yıldız topluyor.

Bloklar düşerken; o hala havada asılı kalır, karşıdaki millet aşağı inince de bomboş filenin üzerinden çivi gibi çakardı topları Selim Sırı’nın parkelerine.

Salı akşamı Cengiz Göllü‘de Efe’yi seyrederken; Ankara’da öğrencilik yıllarında hayranı olduğum Semih Oktay‘ın kulaklarını çınlattım.

İzlemese de mutlaka haberi olmuştur.

Efe Mandıracı efsane Semih’in bir tık yukarısında adeta kopyası…

Boy itibariyle daha büyük olsa da fizikleri tıpa tıp.

Kavak ağacı gibi bir vücudun taşıyıcısı kürdan gibi ayaklarla ivme kazanıp sıçradığında, yukarılardan hava durumu anlatırdı baba Semih, bugün itibariyle Arkaslı veliahdı hık demiş, burnundan düşmüş.

Voleybol filesindeki köşelerin yeni efendisi ilan ediyorum Efe’yi; pasör çaprazı, smaçör iki pozisyonu da domine edecek yeteneğe sahip.

Blokta çok gayretli, smaç servisleri fena değil.

Manşetini biraz daha geliştirir, maçın sorumluluk alınması gereken dakikalarında diri kalmayı başarırsa; uluslararası arenada yıldız sevilerinde görebiliriz kendisini.

İki yıla kalmaz kaparlar Arkas’tan Efe‘yi. Yeni adresi de muhtemelen erkeklerde dünyanın en zor ligi İtalya olur.

Bosnalı eski takım arkadaşı Adis Lagumdzıja‘nın yanı yani. (Neden Monza olmasın)

Arkas ekip ruhuyla oynayan, çok diri ve kapasiteli bir takım.

Zaten Blankenau gibi bir pasörün liderlik yaptığı kadroda kimsenin öyle kolay kolay köyü oynamaya hakkı yok.

Şampiyonlar Kupası‘nı Fenerbahçe kazandıysa; bunda sarı lacivertli takımın file üstü savunmasında (blok) çok iyi oynamasının etkisi büyüktü.

En kritik anlarda duvar gibi örülen Fenerbahçe blokları; (zaman zaman üçlü blok) Arkas’ın hücum konsantrasyonunu ister istemez aşağılara çekti.

Paidar Demir Ödülü’ne layık bulunan smaçör Yiğit Gülmezoğlu ile Burak Güngör takımım göze batan diğer isimleriydi.

                                                                                    xxx

Fenerbahçe‘de her kes kötü oynar belki ama, Hidelgo asla!…

35 yaşındaki Kübalı smaç servisleriyle, 4 numara hücumlarını adeta otomatiğe bağlamış bir yapay zeka gibi.

Servis turuna başlayınca garanti 3-4 sayı yazdırıyor takımının hanesine.

Şampiyonlar Kupası Finali‘nde de muhteşemdi yine.

Manşetle karşılanması neredeyse imkansız smaç servisleriyle Arkas‘a a oyun kurdurmadı.

4 numaradan yaptığı her hücumda da topu öldürmesini bildi.

Fenerbahçe erkek voleybolunun kesin kes % 50’si.

Zaten o oynamaya başlayınca takımın diğerleri sahanın içinde pasif dinlenmeye geçip, onu seyrediyorlar!..

Yaşına göre müthiş enerjik olan Küba asıllı Alman smaçör; Şampiyonlar Kupası maçına damgasını vurup, MVP (En Değerli Oyuncu) ödülünü bileğinin hakkıyla kazandı.

Fenerbahçe‘de Hidalgo‘nun yanı sıra pasör Ulas Kıyak, Emre Batur, Metin Toy, Nıcholas Hoag’ da performanslarıyla öne çıkan diğer oyuncuları oldu.

Engin Aksöz